Sayfalar

5.1.10

Gelişmeyin! Düşünün ki Canavarlaşmayın

Kariyer yolunda "başarılı" olmak için üniversite öğrencileri ne yapacaklarını şaşırdılar. Aslında tüm yazacaklarım bu ilk cümleden ibaret. İşin özü bu yani...

Kişisel gelişim diye bir şeyi bize dayattılar ve bizden olmadığımız insanlar yaratılmak istendi... Farkında mıyız?

Etrafıma bakıyorum da herkes bilinçli. Ne güzel! Bilinçlendikleri konu şu ki artık herkes sıradan bir mezuniyet belgesiyle ekmek koparamayacağının farkında. Herkes değil evet. Diğerleri farklı blogun insanları.. Demek istediğim şu ki insanlar kendilerine yeni nitelikler eklemenin peşindeler. Amaç ise sepetteki en çekici yumurta olabilmek. Farklılaşabilmek yani..

Farklılaşmalı mıyız?

Evet farklılaşmalıyız. Çünkü karanlıkta belli olmanız için farklı olmalısınız. Kalabalık bence bir karanlıktır. Kalabalığın gölgesinde kalmak istemiyorsanız kendi ışığınızı yakabilmelisiniz. Bunu da üniversite yıllarında yakacağınız bir kıvılcımla başlatırsınız işte..

Buraya kadar her şey güzel gözüküyor.
Kendimizi geliştirmeliyiz. Ama nasıl?

Bu soruya verilecek cevabın en güzeli şudur: Önce kendinizi tanıyın. Bu öneriyi veren büyüklerimden kaçı kendini tanıyabiliyor? Onlar da idia etmezler zaten. Kimse kendini dört dörtlük tanıyamaz. Burada bu şatafatlı cümleyi şöyle anlaşılır hale getirebiliriz: İsteklerinizi sesli olarak dile getirin. Bazı sorulara vereceğiniz net cevaplar olmalıdır. Her ne kadar bunu Türkiye'de söyleyebilmek zor olsa da.

Mezun olduktan sonra nasıl bir iş yaşamı istiyorsun? Bu soruya verebileceğiniz bir cevap varsa kendini tanımaktır işte. Hedef ve idealinizi sağlıklı belirlediğinizde kişisel gelişim canavarı olmaktan kurtulursunuz.

Kişisel gelişim canavarı olmayın.

Kişisel gelişlim canavarı aşırı yüklenilmiş kariyer canavarı öğrencidir. Fazla bilinçle tek bir noktaya odaklanmıştır. Oysa gelişim her yerdendir. Öğrendiğiniz yeni bir oyun veya yeni edindiğiniz bir hobi. Bunlar kariyeriniz için önemsiz mi sanıyorsunuz yoksa? Yoksa okulunuzdaki klüplerin verdiği uyduruk sertifikaların daha mı çok işinize yarayacağını düşünüyorsunuz. Her duyduğunuz seminere içeriğine bakmadan kayıt mı yaptırıyorsunuz yoksa? Sertifika vermiyosa o etkinlik sizin için "tu kaka" mı oluyor?

Kendinizi tanımıyorsanız şartlanmış olduğunuz doğrular yüzünden savrulursunuz. bakmadan görmeden ve en önemlisi düşünmeden karşınıza çıkan her fırsatı değerlendirmek için çabalarsınız öncelikleriniz farkına varmadan. Şunu bilin ki katıldığınız konferanslar, seminerler ve sonucunda aldığınız sertifikalara çok güvenmeyin. Mesleğinizle alaklaı ve hedeflerinzle örtüşen etkinlikleri iyi ayırt edin. Duyduğunuz her vaka yarışmasına ve son günlerin trend inovasyon yarışmalarına atlamayın. Kariyeriniz homojen işlesin.

Şartlanmış olarak herkes cv de "şu yarışmaya katıldım", "şu oturumdan da bir sertifikam oldu" diyebilmek için bilinçsizce bir gelişimin içinde. İşinize yarayacak etkinlikleri kaçırmayın fakat herkesin gittiği yolun her zaman doğru olmadığının farkınma varın. En azından bir kere sorgulamaktan kaçınmayın derim. Herşeye atlamamalı insan(:

Artık dil bilmek, çok staj/iş tecrübesine sahip olmak demode oldu. Hala geçerliliklerini sürdürüyolar fakat yeni kişisel gelişim oyunumuz "yarışmalar".

Yarışın elbette.

Seçici olun ki ruhu besleyen müziğe, sağlığı besleyen spora da zaman kalsın..

Görsel: Kaynak

0 yorum:

Yorum Gönder